Nutrigenomik beslenmenin genetiğe etkisi.Kalıtım genetiği farklı bir kavram, elbette beslenme ile göz rengimize müdahale edemeyiz ancak ailemizde olduğu için genetik olarak bize 'yansıdığını' düşündüğümüz bir çok hastalıktan korunabiliriz.En çok yüksek tansiyon kolesterol ve şeker hastalığının genetik olduğunu düşünüyor insanlar bunu yıllardır yaptığım hasta görüşmelerinde görebiliyorum.Bazı özel genetik hastalıklar dışında aslında genetik faktörler hiç de sanıldığı gibi kaçınılmaz değil,beslenme ve yaşam şekli değişiklikleri ile önlenebilir.Beslenme dışında beyin gücü de çok önemli, insanlar koşullanıyorlar 'annem de şeker hastasıydı', 'babamın tansiyonu da yüksekti' gibi,adeta kodluyorlar ve baştan bu değişiklikleri kabul ediyorlar, oysa bu süreç beslenme, yaşam şekli ve azimle sağlıklı bir bedene çevrilebilir.Kendimden örnek vereyim,47 yaşındayım ve hiçbir ilaç kullanmıyorum, benim yaşımda iken annem insülin kullanan bir şeker hastası babam ise yüksek tansiyon ve kalp hastası idi, halalarım da 100 kg.ın üstündelerdi ki ben genetik olarak onlara benziyorum. Zor, imkansız diye bir şey yok insan bedeninde,mucize gibi bir bedenimiz ve beyin gücümüz var ve harikalarla dolu bir tabiat da emrimize verilmiş. Fonksiyonel gıdalar genetik risklerimizi ortadan kaldıracak ve içimizdeki 'en iyiyi' ortaya çıkaracak en önemli hediyeler.Bu slayt Dr Michael Murray'in konferansından, besinlerin genlere etkisini anlatırken çok güzel bir örnek verdi;kraliçe arı örneği.Aynı genetik yapıya sahip arılardan arı sütü ile besleneni, fiziksel ve üreme kapasitesi olarak öbürlerinden çok farklı olan 'kraliçe arı' haline geliyor.Bizim bedenimizde de her organda kök hücreler var ve bunları aktive edecek fonksiyonel gıdalar...Elimden geldiğince burada paylaşacağım sizlerle, sağlık ve esenlik dileğimle, sevgimle...