#keçisütü #goatmilk#fonksiyonelbeslenme Son dönemde çok fazla soru alıyorum; 'süt zararlı değil mi, süt ve süt ürünleri kanseri besler mi, insanoğlu dışında annesinin sütü dışında süt içen yok, sütte de şeker varmış şeker kanseri beslemez mi, süt meme kanseri yapar mı...???' Bir korku furyası dolaşıyor 'sağlık' camiasında, insanlar, yüzyılların kadim sağlıklı yiyeceklerini bile tüketmekten korkar oldu, 22 yıllık bir hekim olarak anlamakta güçlük çekiyorum, ama anlatmanın yolu yine bilimde, bir instagram sayfasının müsade ettiği kadar anlatmaya çalışayım:Nutrition Reviews'te yayınlanan bilimsel derlemede bu konu ayrıntılı olarak ele alınmış ve bu 'söylem'in kaynağına inilmiş; süt ve süt ürünleri 'insülin benzeri büyüme faktörü' gibi hormonlar içeriyorlar ve çok yüksek dozda ve uzun süre alınmaları bazı kanser türlerini tetikleyebiliyor ki bu dozlara ulaşmak için yıllarca her gün litrelerce süt içmeniz lazım. Makale yazarları konuyu şöyle bağlamış; günde 3 porsiyon süt ve süt ürünü güvenle tüketilebilir ve kanser riskini artırıcı etkisi yoktur!'Keçi sütü ise en sağlıklı süt birçok faktör göz önüne alındığında; laktoz içeriği daha düşük, dolayısı ile gaz gibi sindirim sorunu oluşturma riski daha düşük, sindirimi daha kolay, allerji riski çok daha düşük, enflamasyon yani yangı tetikleme riski çok çok düşük, kalsiyum, fosfor, çinko ve selenyum zengini, dolayısı ile kemik, saç, cilt ve bağışıklık sistemi sağlığı için çok önemli.İçerdiği orta zincirli yağ asidi kombinasyonu hem derimiz hem de iç yüzeyler için gerekli iken hem de kalp damar sağlığı için çok faydalı. Journal of Dairy Science'ta yayınlanan İspanya kaynaklı çalışmada keçi sütünün kandaki zararlı yağ ve kolesterol oranlarını düşürücü etkisi gösterildi.116 yaşına kadar yaşayan Ekvadorlu Maria Esther uzun yaşam sırrı olarak da düzenli tükettiği keçi sütünü göstermişti.Kafkaslar da uzun yaşam sırları olarak keçi sütü ve yoğurdundan bahsederler.Keçi sütü insanlık var olduğundan bu yana kullanılmış, keçi doğal döngüsü değiştirilemeyen dirençli bir canlı, üstelik en ücra kayalıklara tırmanıp oradaki şifalı otlarla beslenirler ve bu maddeler süte geçer. Altın kural; her şey dozunda! Afiyet ve şifa olsun...