...Pazar kahvaltılarınıza turp salataları ekleyin, neden mi? Bu sebze grubuna o kendine has kokusunu veren 'iberin' adlı izitiyosiyanat grubu bileşik ki bu madde adeta hücrelerini 'kovalıyor' bedenimizde...Turptaki indol grubu bileşikler, gıdalarla bir şekilde aldığımız birçok kanserojen maddeyi kimyasal bağlarla bağlayıp etkisiz hale getiriyorlar. Kahvaltıda tüketilen yumurta, peynir veya et ürünlerindeki azotun vücuttan atılmasını hızlandırıyorlar ve diğer önüne daha 'temiz' bir bedenle geçmenizi sağlıyorlar. Bilim dünyası artık turpgiller grubu sebze tüketiminin birçok kanser türüne karşı koruyucu olduğunun farkında. Çok çarpıcı bir çalışma paylaşmak istiyorum sizlerle ; ABD Roswell Park Kanser Enstitüsü Kanser Koruma ve Kontrol Bölümünde yürütülen ve 2010'da 'Cancer Epidemiology and Biomarkers' da yayınlanan çalışmada 239 mesane kanseri vakası dahil edilmiş ve bu hastalar 8 yıl boyunca takip edilmiş. Ayrıntılı gözlem ve beslenme takibi sonrasında bu hastalardaki turpgiller tüketimi ile hastalığa bağlı ölüm oranının, istatistiksel olarak anlamlı düzeyde 'ters orantılı' olduğu saptanmış... Son dönemde çok fazla gözlemlediğim birşey var, insanlar gıdalara karşı 'paronaya' düzeyinde mesafeli ve korku dolular, her şeye 'kanser yapacak!!! ' şüphesi ile bakılıyor ve insanların üzerinde çok gereksiz bir psikolojik baskı oluşturuluyor... Tabiatta her şey var ve o kadar zengin ki, bedenimiz de bir o kadar tutumlu...Hiçbir şeyden çok fazla tüketmeye gerek yok, biz 'beden aklını' koruyalım yeter ki, o 'gerisini' halleder... Sağlık ve esenlikler dileğimle, mutlu pazarlar...